HAYVANLARDAN TANRILARA SAPİENS

 
Homo Sapiens ( 1778 yılında Linne'nin homo sapiens adını verdiği tür ayrımı için kullanılan bir terim ) anlamı homo bilgili, us sahibi, düşüne bilen - adam, insan , canlı 

Kitap,  Yoah Noah Hararı tarafından yazılmıştır. Kitabın yazari,  İsrail doğumlu, bir yahudi olup  eğitimini  oxford'da  yaptığı doktora ile desteklemiştir. Makro tarih alanında uzmanlaşmış olmasına rağmen kendi iç çelişkilerinin bir yansimasi olarak tanrı karşıtı görüşlere kitaplarında destek aramıştır.  İsrail'de yasak olması nedeniyle eşcinsel evliliğini  Kanada da  yapmıştır. 

Sapiens kitabı,  tarih konularına yabancı olmayan birisi için pekte ilginç gelmeye bilir çünkü kitap tüm insanlık tarihinin bir özeti gibi sıfır noktasından  içinde bulunduğumuz bilgi cağına varıncaya kadar ki tüm seruvenlerinin bir özeti olarak  toplanmış. Sıkıcı olmadan, konular  birbirleriyle iliskilendirilerek anlatıldığından, sürükleyici bir özelliğe sahip. 

Kitabı okuyunca aklıma Baraka adında ki bir belgesel geldi. Belgeselde maymun türlerinden biri olan kar maymunları, japonya da Nagano  da ki cehennem vadisindeki  termal sıcak su birikintisinde  kışın keyfini çıkartırken bir taraftan da insanla olan ilişkilendirilmesinde  Amazon ormanlarında ki yerliler ve onların yaşantılarından sıyrılarak ta günümüze ulaşan bir görsel şölen. 

Kitap,  Darwinin canlı türlerinin evrim ile açıklanması sürecinin insan içinde doğal bir secilimle sonlanarak , en gelişmiş olan homo sapiens in ayakta kalarak kendi kendini tanrilaştirmaya giden yolculuğu üzerinde durmaktadır. Bu yolculuk neanderthal ile homo sapiens in  ilk ortaya çıkışı, kend aralarındaki mücadeleleri ve neanderthal lerin ortadan kalkış nedenleri, 

Homosapiens in  tarımla birlikte yerleşik hayata geçmesinin aslında sanıldığı gibi olmadığı, avcılık ve toplayicilik ile geçinen sapiensin,  elde ettiği tohumların olgunlaşma süresini bekleme ve o tohumların bakım nedenleri ve hasati insanı zorunlu bir yerleşime zorladı diye anlatır. 

Yerleşik hayatla birlikte gelen toprak mülkiyeti
,Savaşlar , ürün fazlasının takası ile ortaya çıkan ticaretin zorunlu sonucu olan genel geçer kabul gören para,   Denarius adlı Roma parası bugün bile dinar olarak bir çok ülkede hala devletlerin resmi parası olarak kullanılmaktadır. 

Paranın icadi ile  kralliklarin yaptıkları yatırımlar sayesinde buna İspanyol krallığının desteklediği Marco Polo vb.. kişilerin  yeni keşfedilen yerlerden getirdikleri zenginlikler 
Ve bu zenginliklerin geldigi yerlerin keşfiyle yok edilen  Amerika kıtası halkları  inkalar, aztekler ve güneyde ki breZilyanin kendi yerel kabileleri, kızıl derililer vb.... 

Artan nüfusla birlikte gelen ihtiyacın karsilanmas için gereken iş gücü ve sonuç olarak kölelik ile kendi yurtlarından kopartilan Afrikalılar. 

Dominikanin kölelerin sadece kacmamalari için içlerinde tutulduğu bir ada olduğu bilgisi., Açık bir ceza evi. 

Daha fazla zenginlik, 

Çin ve Osmanlı'nın  deniz aşırı araştırmalara içinde bulundukları zenginlikler nedeniyle ihtiyaç duymadilar ve bunu sonucu olarak , Portekiz , Fransa, İngiltere, İspanya , dünyada kendilerine daha fazlazenginlik elde etmek için yeni dünyaların zenginliklerini insan bedenlerine karşılık kendi ülkelerine getirdiler. 

Ve dinler, dinlerin ortaya çıkışı insanların pagan analayisinin bir sonucu olarak en güçlü olan tek tanrıya yolculukları da yine bu kitap içinde yüzeysel anlatılmış bir konudur. Aslında yahudi bir ailede doğan yazar dinlerin ortaya çıkışının nedenleri üzerinde pek durmadan özellikle İslam'ın ve hritiyanligin yayılımı şeması üzerinden anlatır ancak bu anlatım, yine darvinin teorisinden yola çıkaran bir sonuç olarak anlatılır.  

Bu sonuca göre dinler bugün yerini her ne kadar din diye sınıflandıramayacagimiz kuralları olmasa da paranın, kapitalizmin, liberalizmin, demokrasinin , de bir din olduğu ve bunlarında insan yaşamlarını yönlendirmede etkin rol oynadıklarını iddia eder. 

Gelişimin semalandirilmasinda insanı en üst seviyeye koyarken, insanın cogalirken neleri yok ettiginide gözler önüne serer. Dünyada ki insan sayisi ve onlara yetecek ürün ihtiyacını karşılamak için sanayi devrimi ve  makinaşlamanin bir sonucu olarak meydana gelen rahat yaşam ve bunun bir sonucu olan daha uzun bir hayat ve bu hayatın gelişen tıp ile desteklenmesi , diğer canlıların hayatlarına olumsuz etki etmektedir.  Bu etkinin bir sonucu olarak  endustilesrilmis hayvalar sınıfını doğurmuştur. Bu yeni sınıftaki hayvana ürün gözüyle bakılarak yerlerinden kıpırdamadan, küçük bir alanda, özgürlükleri kısıtlanarak , insana yani homo sapiensin ihtiyaçlarına yönelik bir yaşam sürmektedir. 

Oysa homo sapiens te diğer canlı türleri gibi bir canlı olup, diğer hayvanlardan tek farkı düşüne bilen bir yaratık olmasıdır.  

Homo sapiens , düşünen bir canlı olmanın avantajlarını kendi gidisatinin  ve amacının nereye olduğunu bilmeden sürdürmektedir. Bu ilerleme yıllar önce yeni bir inek sahibi olan kadınla , günümüzde yeni bir araba olan bir kadının mutlulukları arasında bir fark görmez.  Oysa gunumuz hayatlarında hergun daha fazla üretimle birlikte, daha fazlaninda fazlasını isteme alışkanlıkları geliştirildi ve tüketim toplumuna dönüştürüldüğümuz günümüzde var olan ihtiyaçlar serisi, yıllar öncesinde hiç bilinmedik yeni ihtiyaclar ortaya çıkardı, bu ihtiyaçlar artık vazgecilmezlerimiz arasında. 

Herşeye sahibiz peki ya mutluluğumuz 

Yazar mutluluğun insanın elinde olan birşey olmadığını , genetik yapımızla alakalı olan şeyler olduğunu kitabında delilleriyle anlatıyor, yani birinin çok fazla brseynin onu daha mutlu etmediği , onun mutluluğunun anne ve babasından gelen hediyeler olduğunu ve bu nedenle bazı insanların çok az ile mutlu olurken bazılarının ise tüm zenginlik içinde organik olmayan mutluluklara yöneldiği gerçeğini bize delilleriyle  sunuyor. 

İnsan , insanın kurdudur, 

İnsanın sınırsız öğrenme ve bunu pratikte kullana bilme gücü insana yeni arayislari da beraberinde getiriyor,. Genetik biliminde ki gelişmelerle , insanın gen haritasının çıkartılarak, mukkemmel , hastalıktan arınmış , daha dayanıklı insan ırkının olusturula bilinecegi çalışmaları devam ediyor. 

Gen bilimi, bunu  daha dayanıklı, sebzeler oluşturmak için kullanıyor, ayrıca farklı türde canlılar içinde çalışmaları devam ediyor. Yuzbinlerce yıl öncesinde yaşamış canlılardan alınan örneklerle yeniden günümüz dünyasında canlandirilmalari üzerinde çalışılıyor.  İnsanlar uzaya çıkmaya çalışırken bir yandanda ölümsüzlüğe ulaşmaya çalışan çalışmalarına devam ediyor. 
Ancak bunların tüm sonucu olarak varılacak şeyin acaba insanın kendi neslini yok etmesiyle mi sonuclanacagıda yine bu sorular arasında en üstteki yerini alıyor. 

Çünkü yine tarih bilgisine sahip bir çok kişinin adını duyduğu Atlantis , uçan insanların diyarı , mitlerdeki yerini korurken onunda yurttaşlarının teknolojide en üste çıktıklarını ve bugün dünyada var olmadıklarını goruyoruz 

insanın,  tanrilasmaya giden yolculuğunun hikayesi diye bileceğiniz insanın tarihi kitabında 
yazarın öznel olamadığı bazı noktalarda da  tartışmaya açık olup , yazarla aynı fikirde olmadığım konuların olduğunuda eklemek isterim. 

Çok beğenerek okudum , farklı bakış açıları edinmenizi olanak sağlayacak güncel olanı tarihle yoğurarak önümüze koyuyor.  

İyi okumalar. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İTİRAFLARİM KİTAP İNCELEMESİ TOLSTOY

Varlık ve yokluk ilişkisi

UYKU ALEMİNDE BİN FERSAH