ÇİFTE KUMRULAR

Kadir!! sen kadınları bilmezsin onlar nasilda burünürler kılıktan kılığa, şeytan onlar şeytan.  Sekseninde kadını allar bullar 18 lik diye koynuna sokarlar adamın. Nasıl da hileye geldin nasilda , 

Yaşlı kadın, pencere kenarında , elinde sigarasiyla dışarıyı seyreden kadirin suratına suratına bağırıyordu. Kadir sigarasindan bir yudum daha çekti.  Pencerenin üst sağ köşesinde ki delikten sızan hava, kadirin sigarasindan çıkan dumanı  ağa yakalanmış balık misali peşinde sürükledi. 

Kadın ; sen bilmezsin kadınları , bilmezsin 

Kadir ; yeter anne, yeter Allah aşkına, öldüreyim mı, gidip ceza evlerinde mı sürüneyim ömrüm boyunca, babası gelecek ,  o namussuzun hesabını onlar sorsunlar dedi. 

Kadın elini başına koydu , vah başımıza gelenler vah , kolu komşuya rezil olduk , dedi ki kadir elinde ki sigarayi pencerenin üst köşesinde ki delikten dışarı fırlattı. 

Hızlıca oturduğu sandalyeden kalkti, annesi kadirin  hışmından korkarak geri çekildi , tam o esnada kadirin altinda ki sandalye geriye düştü. Kadir hızlı adımlarla yatak odasının kapısını iteledi. 

Kızgın bir ses tonuyla , orospu dedi. Allah senin belani versin, benim başımı belaya sokacaksin sen dedi. 

Nurcan, kayınvalidesinin kadire söylediklerini duydu. Korkudan yatakla , duvarın arasında iki büklüm olmuş,  korkuyla dinlemekteydi. Aniden sandalyenin düştüğünü ve yatak odasına doğru gelen adımları duydu. Gözlerini kapadı ve başını bacaklarının arasına aldı. 

Orospu dedi kadir , Allah senin belani versin benim başımı belaya  sokacaksin sen dedi, babana teslim edeceğim seni , onlar bilir yapacaklarını. Alsınlar patlak kızlarını kendi dertlerine yansınlar. 

Nurcan , başını bacakları arasindan çıkarttı. Kapının eşiğinde kadirin hemen ardında, kayın validesiyle göz göze geldiler. Gözleri ağlamaktan şişmiş  kayın valide, şeytan bunlar şeytan , sen kadınları bilmezsin kadir. Kendini sana nasilda yamaladı. Nasılda seninle oynadı. Rezil olduk ele güne karşı , ne derim ben şimdi kolu komşuya , 

Nurcan ,  yorgun gözlerinde birikmiş yaşlar yanaklarından süzülerek, kadir dedi , dinle vallahi de billahi de senin elinden başka erkek eli değmedi elime. Senden başka erkek tanımadım ben dedi. 

Kadir bir ara kızın sözlerine inanır gibi oldu , nurcanla göz göze geldiler. Kalbi cızırdadı, hatıralar canlandı kafasinda, 

Tam bir şeyler diyecekti ki arkadan annesi 

Orospu dedi , eğer sözün doğruysa nerede kanlı çarşafın dedi. Kimlerin altına yattin dedi. Oğlumla nasilda oynadin, nasilda kandırdın bizi.  Şeytan bunlar oğlum şeytan. Sen bilmezsin kadınları, nasilda kendini yamalamaya çalıştı sana. 

Vah başımıza gelen vah dedi. 

Kadirin kalbindeki cızırtı, annesinin sözleriyle yerini yeniden nefrete bıraktı. Kıza yaklaştı. Sol eliyle kavradığı kızın dalgalı saçlarını avucuna doladı, kızı kendine doğru çekti. Kız iki büklüm durduğu yerde, pamuk torbası gibi karnı üzerine düştü. İki eliyle kadirin saçlarına yapıştığı elini kavradı. 

Nurcan: dur Kadir , günahımı alıyorsun. Benim elime Allahın adı bir, senden başka kimsenin eli değmedi. 

Anne : orospu oğlumun nasilda günahina girdin dedi. 

Nurcan bir fırsat Kadirin ellerinden kurtulmak için kadirin bacağını ısırdı, kadir  bir refleksle sol eliyle tuttuğu  Nurcanin kafasına bir yumruk attı. 

Nurcandan bir ''ay''sesi duyuldu, kesik bir sesti ve kısa sürdü. Elleri iki yana düştü. 

Derin bir sessizlik kapladı her yanı. 

Dışarda , pencerenin az ötesinde bir çift kumru nurcanın çıkarttığı ses ile ürktü, güneşin doğduğu yere doğru kanat çırptılar.