İbni Arabinin Fütûhat-ı Mekkiye, Alemlerin yaratılışı hakkında ki kitabı hakkında


İnsanı kamil , bu bir mertebe, insanın ulaşması gereken nirvanasi.

Rab ilk insanı iki eliyle,  kendi cemiyeti ile donatti,  yarattı ve ona kutsal ruhtan üfleyerek tüm yaratılmışların önünde secde etmelerini emretti.  insan sıfır noktasında kendinden önce  yaratilmislarin tümünden üstün oldu, irade ve akıl ile donatıldı, ve yeryüzüne yaratilmislarin üstün bir aktörü olarak en sonda gönderildi. 

Adem , ilk insan ve son yaratilmis  olma özelliği ile yeryüzüne sadece asiliği ve günahı getirmedi aynı zamanda kendisiyle birlikte tersten işleyen bir miracı, insanı ve insan olmanın kutsiyetini, suçluluk duygusuyla birlikte af istemeyi, ve bütün meziyetleriyle kendisi için yaratılmış olan alemdeki halifeliginde,  hayatta kalmanın da mücadelesiyle geçici bir hayatın hiçliginide , yeniden geldiği o yere döne bilmenin hasretinide birlikte getirdi.  

İnsanin yolculuğu gurbet ve gurbetçi kavramı işte tam bu anda doğdu.

Sürgün gibi gorulsede aslında yazılmış kaderini  yaşayan Adem'in yaratılmis olduğu ve tayin edildiği nedenler dolayısı ile o suçluluk duygusunu hissetmesimi sağlandı? 

Adem , yeryüzüne gelene kadarki süreçte etkin değil edilgendi, Bu suçluluk duygusu ile Rab insani donattiğı kendinden olan özelliklere rağmen , mukkemmeliyette,  iradenin ve nefsin yonlendirmeleriyle yanlışa yonelebilecegi , bu yüzden de eksik olduğu yüzüne bir tokat gibi çarpıldı ve insan ilk noktasında nasıl kendisine secde edilen bir varliktiysa, eğer doğru irade ve nefis terbiyesinde kontrolü kaybettiğinde insanı- hayvan konumuna dusebileceğini ve tüm mukkemmel yaratilmisligina rağmen bir hiç olarak geri dönebileceğinede örnek teşkil etti. 

Ve insan Ademle birlikte ilk sınavına başlamış oldu. 

Allah, kendinde bulunan yaratma kudretiyle kendi ululuğunun teyidi için bilinmek istedi ve insani yarattı, ancak yaratma işinde insan sondu, evvelinde alemlerin , meleklerin , cinlerin , kalemin ve levhanın yaratma işi bitmiş insanı en sona bırakmısti. Hem insandan  önce yaratılmış hemde havadan ve ateşten oluşan  üstün olduğunu düşündüğü malzemesi özüyle cinler halkından olan ve kendi iradesi bulunan bir başka kişi insanin o yaratma anında oradaydı. Yaratıcının ve tüm yaratılmışların önünde, verilen secde emrine karşı çıktı. Yaratılmış olan varlıklardan bilebildigimiz,  o günde  yaratıcıya, kendi iradesini kullanarak ateşin ve havanın , topraktan ve sudan yaratılmış olandan daha üstün olduğunu söyleyerek kıyas yaptı.

  Kıyasta ulaştığı sonuçla secde emrine karşı çıktı. Bu karşı çıkma bereberinde sorumlulukları olacak bir karardı. Verdiği kararın neye malolacağının  bilincinde olan Azazil kendisine yazik edenlerden oldu. makamından kovularak iradesinin ve gururunun kurbanı oldu . 

Herşeyin yaratıcısı Rab alemlerin yaratılma işini bitirip yeryüzünü insan için yaşama alanı yaptıktan sonra ki insanı yaratma işinde insanı dunyaya yerleştirmek için azizil olmasaydı nasıl bir yol izleyecekti? insanı erkekli ve disili yaratiklar halinde yaratan rab yine insanın cogalması uygunluğunu ya insan Şaşarsa diye mi oluşturdu. İnsanin yaratılışında ömür kendisine sonradan mı eklendi. 

Azazil insanın kovulmasinda bir neden miydi yoksa nedene kurban edilmiş bir figürmüydü.

Kitap,  sıfır noktasında insanın bilinmeyene yolculuğunda sınırsız bir düşünce yolculuğuna açılan kapı. Yunan  Felsefecililerin de ulaşmaya caliştıklari o ilk ve saf  bilgiye İslami ve sofistike bir bakış açısıyla İslam'ın en derin temel taşlarından biri olan ibni Arabinin metafizik , fizik ilimilerinin harmanlanmasiyla biZe ulaştırdığı alemlerin yaratilması,  nedenleri amacı ve nasıl i üzerine yüzeysel bir bilgiler deryası. 

Kitap günümüz bakış açısıyla bile değerlendirildiğinde anlamını yitirmeyen insanı Kamile ulaşmanın yollarına da az da olsa değinmekte.  insanın irade ve nefis terbiyesiyle yaratilmislarin en üstünü olabilme yolculuğuna rehberlik etme amacı gutmesede yinede o yolculuk için işaretler ve izleri kitabın sayfalarında barındırmakta. 

Bu kitap  size ilk hakkında ve insanın dünya hayatına baslangıcına dair çok şey sunmakta. 

Alemler, felekler, İnsanlar , Melekler, Cinler ve tüm yaratılmışların yaratisici Allah. 

Hamd ancak onadır. 

11/10/2020 İspanya / León

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

İTİRAFLARİM KİTAP İNCELEMESİ TOLSTOY

Resim
Rus yazar Tolstoy tarafından 1880 yazılmış bir kitap olan ''İTİRAFLARIM"  okunup bitirildiğinde yarım kalmış , eksik kalmış hissi uyandıran bir duygu bırakıyor insanda. Bu his her ne kadar kitabın felsefe sorularına cevap arayan bir nitelikte olmasından kaynaklı olsa da. Daha çok Tolstoyun kendi dinine eleştirel bir bakış açısıyla inkara ulaşmis olmasının sonuçsuz bırakılmış olmasından da kaynaklanıyor olabilir.  Bir çok din aliminin de içine düştüğü bir buhrandır, cahilliğin en büyük erdem olduğu bilgisi, bir yerde bilmenin zirvesine ulaşmış,  bilginin erdemiyle yoğruus bu üretken kişilerde, herdaim  sıfıra dönüş görülmekte. Bu sıfıra dönüş içinde bulunduğu dini, durumu, yaşayış biçimlerini sorgulama ve inkar etme, bayagilik, umursamazlık, kabuğuna çekilme ve yalnız kalma isteği olarak kendini göstermekte. Bu duygular eşliğinde Tolstoy'da kendi cikmazindan kurtulmaya çalışmakta, o da bilmenin,  hiç birşey belmemekle eş değer olduğunu, bildiklerinin ...
Devamı

Varlık ve yokluk ilişkisi

İnsanın dünya hayatında bilinç sahibi bir varlık oluşu ve var olmanın bilincine ulaşma arzusu kişinin kendisinde oluştuğunda, nedenleri    eleştirel bir düzende ele alışıyla gelişen insan aklı, karanlığın içinden aydınlığı çıkardı ancak bu aydınlanma süreci, zaman, bilinç, bilme, bilgi ve bilginin uygulanması denkleminde bir birine eklenen tecrübenin katlanış hallerinden ibaret. Aydınlık ve karanlık ilişkisi,    varlık ve yokluğun birlik ilişkisiyle eşdeğer bir yapıda.    Karanlık,    yokluğun, bilmemenin, cehaletin  Aydınlık ise varlığın , bilmenin , aydınlanmanın sembollerini kendinde barındırır. Işığın yokluğu ile varlık fiziki olan alemde görme yetisinin işlevselliğini yitirmesinden kaynaklı bir yokluğun içinde bulur kendini ancak karanlıkta olan şey fiziki varlığını korur, bu görünmezlik onun yokluğu ile alakalı bir durum değil bakan bakılan arasında var olmayan koşulların eksikliğidir.  Bu koşullar tekrar uygun şartları sağladığınd...
Devamı

UYKU ALEMİNDE BİN FERSAH

Bedenin fiziksel dünyadan ayrılıp ,  soyut dünyaya geçişinde ki ilk adım. İnsanın  günlük yaşamı içinde vazgeçilmezi olan uykuda geçirilen zamanlar bedeni bir ihtiyaç olarak karşımıza çıksa da aslında o soyut dünyada olan biten tümüyle merak konusu.  İnsan 3 X 8 e ayırdığı günlük yaşamının en önemli üç te birini oluşturan uyku farklı ogretilerle kontrol altına alınabilir mi ? İnsan 16 saatlik fiziki  dilimde yaptığı şeylerin bir çoğunu hatirlarken , uykuda geçirdiği en az 8 saatlik zamanın içinde hiç bir şeyi hatırlamıyor olması sanki orada yaşanan şeylerin o alemde kalması gerektiği düşüncesini doğuruyor insanda.  Uykuda geçirilen zamanda gerçekte ne oluyor ve neden hatirlayamiyoruz? Ve o alemde geçirilen zaman kavramı ile fiziki hayatta ki zaman kavramlari aynı mi ? Eğer öyle ise bize saatlerce surdugunu düşündüğümüz  bir rüyanın bir kaç saniyeden ibaret olması ilginç değil mi ?  Uykuya geçiş bedeni duyguların ve tüm fiziki sıfatların geride bırakıla...
Devamı